Amerika Birleşik Devletleri, dünyanın en sık idam cezası uygulayan ülkelerinden biridir. Ancak son yıllarda, idam cezasına karşı çıkanların sayısı artmış ve cezanın uygulanması giderek azalmıştır. Bu yazıda, ABD’deki idam cezasının durumunu ve gündemdeki tartışmaları ele alacağız.
İdam cezası, ABD anayasasında federal düzeyde ve çoğu eyalette yasal olarak kabul edilmiştir. Ancak 1970’lerin başında, mahkumların yasal temsilcilerinin haklarına ilişkin bir dizi yasal karar nedeniyle, idam cezası uygulaması duraklatılmıştır. 1976’da ise, Verdict v. Georgia davasında Yüksek Mahkeme, idam cezasının anayasal olduğuna ve uygun şekilde uygulanması halinde yasal olduğuna karar vermiştir.
Bugün için, ABD’de 28 eyalette idam cezası hala yasal olarak kabul edilmiştir. Ancak son yıllarda, idam cezasına yönelik eleştiriler artmış ve ceza giderek azalmıştır. Özellikle, 2000’li yılların başından bu yana, ABD’de idam cezasının uygulanması giderek azalmaktadır.
Buna rağmen, ABD hala dünyanın en sık idam cezası uygulayan ülkelerinden biridir. 2020 yılında, ABD’de 17 eyalette toplam 17 kişinin idam edildiği bildirilmiştir. Bu sayı, ülkenin idam cezası uygulama yöntemlerine ve yasal süreçlerine ilişkin tartışmaların yeniden alevlenmesine neden olmuştur.
Bugün için, ABD’de federal düzeyde de idam cezası uygulaması yapılmaktadır. Ancak federal idam cezası 2003 yılından bu yana uygulanmamıştı ve 2019’da yeniden başlatılmıştır. Şimdiye kadar federal düzeyde altı kişi idam edilmiştir.
ABD’de idam cezası uygulaması, yasal düzenlemeleri ve yargı kararlarını takip eden çeşitli sivil toplum kuruluşları tarafından eleştirilmektedir. Özellikle, idam cezasının adaletsiz bir şekilde uygulandığı, suçun ciddiyetine göre değil, mahkumun sosyal ve ekonomik statüsüne göre belirlendiği ve hatalı mahkumiyetlerin yaşandığı savunulmaktadır.
Bu eleştirilere rağmen, ABD’de birçok kişi idam cezasının adalet için doğru bir ceza olduğunu savunmaktadır. İdam cezası, bazı kişilere göre işlenen suçun cezasının bir göstergesi olarak kabul edilir. Özellikle cinayet, terör veya ağır suçlar gibi ciddi suçlar işleyen kişilere uygulanması gerektiği savunulmaktadır.
Ancak idam cezasına yönelik tartışmalar yalnızca mahkumların cezaları ile ilgili değildir. ABD’de, idam cezasının uygulanması halinde kullanılan yöntemlere de eleştiriler yöneltilmektedir. Özellikle, son zamanlarda, idam cezası yöntemi olarak zehirli iğne kullanımı, elektrikli sandalye ve gaz odaları gibi yöntemlerin insan haklarına aykırı olduğu savunulmaktadır.
Ayrıca, idam cezasına ilişkin tartışmaların bir diğer boyutu da, iktidarın mahkumların hayatları üzerindeki kontrolüdür. Bazı kişilere göre, idam cezası iktidarın güç gösterisi olarak kabul edilebilir ve siyasal amaçlarla kullanılabilir.
Bu nedenlerden dolayı, ABD’deki birçok kişi, idam cezasının yasal olarak kabul edilmesine rağmen, cezanın uygulanışına ve yöntemlerine yönelik endişelerini dile getirmektedir. Tartışmaların sürmesi ve adalet sisteminin her geçen gün daha iyi olması için çalışmaların yapılması önemlidir.
Sonuç olarak, ABD’deki idam cezasının durumu oldukça karmaşıktır. Ülke, halen idam cezasını yasal olarak kabul eden birkaç ülkeden biridir. Ancak son yıllarda, ceza uygulanma sıklığı azalmış ve eleştiriler artmıştır. İdam cezasına yönelik tartışmaların sürmesi ve yöntemlerin insan haklarına uygun hale getirilmesi için çalışmaların yapılması gerekmektedir.