Joe Biden, ABD’nin 46. Başkanı olarak görevine başladığından beri, ülkenin ekonomik krizlerinde yardım etmek için çeşitli planlar ve politikalar önerdi. Ancak, Biden’ın Silicon Valley Bank’ını kurtarması pek mümkün değil çünkü banka hakkında ortaya çıkan haklı iddialarının birçok sebepten dolayı başarısızlıkla sonuçlanabilir.
Silicon Valley Bank, özellikle teknoloji endüstrisindeki müşterilerine finansal hizmetler sağlayan, ABD’nin en büyük bankalarından biridir. Ancak, son zamanlarda banka, Hollanda merkezli bir şirket olan Wirecard’ın sahte işlemlerini finanse ettiği için adli soruşturma altında. Bu durum, bankanın itibarını ciddi şekilde zedeledi ve Biden’ın bunu düzeltmek için yapabileceği bir şey olmadığını gösteriyor.
İddialar, bankanın en az 50 milyon dolarlık sahte işlemlere imza attığını ve Wirecard’ın para aklama faaliyetlerinde yardımcı olduğunu ortaya koyuyor. Hatta, bankanın şirketin Avrupa operasyonlarını yöneten kişilerle yakın ilişkileri olduğu ve bu nedenle dolandırıcılık faaliyetlerine göz yumdurduğu öne sürülüyor.
Bu iddiaların ortaya çıkması, Silicon Valley Bank’ının birçok teknoloji firması ve girişimcisi gibi sadık müşterilerini kaybetmesine neden oldu. Hem müşteriler hem de yatırımcılar, bankanın artık güvenilir bir finansal hizmet sağlayıcısı olmadığına inanıyorlar. Bu durum, bankanın gelecekteki işletmeleri ve yatırımları etkileme potansiyeline sahip.
İddiaların ortaya çıkmasının ardından, banka yönetimi birçok sorunun çözüldüğünü açıklasa da, birçok müşteri hala bankadan uzak duruyor. Banka, müşterilerini kaybetmekten korkuyor ve onları geri kazanmak için birçok farklı strateji deniyor. Ancak, haklı iddiaların ortaya çıkması, bankanın itibarını ve güvenilirliğini daha da zedeledi ve bu nedenle Biden’ın bankayı kurtarması daha da zorlaştı.
Biden’ın işi daha da zorlaştıran bir diğer faktör de, bankanın ABD dışında faaliyet gösteriyor olması. Banka, büyük ölçüde teknoloji firmalarının yer aldığı California’da merkezlenmiş olsa da, Avrupa’da da birçok ofisi bulunuyor. Bu da, Amerika Birleşik Devletleri hükümetinin bankaya müdahale etmesini daha da zorlaştıran bir faktör olarak karşımıza çıkıyor.
Biden’ın Silicon Valley Bank’ı kurtarması için yapabileceği tek şey, bankanın düştüğü itibar kaybını engellemeye çalışmak olacaktır. Ancak, bu, haklı iddiaların ortaya çıkması nedeniyle yalnızca yapay bir çabayla yapılabilir. Hem bankanın müşteri tabanının geri kazanılması hem de bankanın gelecekteki işletmelerini etkilememesi için banka yönetiminin iddiaların açıklığa kavuşturulması ve iftira atılmadığını kanıtlaması gerekiyor.
Üstelik, Biden’ın tüm bunları yaparken aynı zamanda ABD’li teknoloji firmalarını koruması da gerekiyor. Çünkü bu şirketler, bankanın müşterileri arasında yer alıyor ve bankanın itibar kaybından en çok zarar görenler arasındalar. Bu nedenle, Biden’ın bankanın kurtarılması sürecinde, bankanın müşterilerinin de gözetilmesi gerekiyor.
Sonuç olarak, Biden’ın Silicon Valley Bank’ını kurtarması mümkün görünmüyor. Bankanın itibar kaybı, müşteri kaybı ve haklı iddiaların ortaya çıkması nedeniyle çok büyük bir iş ve bu sebeple başarısız olma ihtimali yüksek. Ancak, bankanın müşterilerini kaybetmesi, bankanın ABD dışında faaliyet göstermesi ve Biden’ın ABD’li teknoloji firmalarını koruması nedeniyle bankanın durumunu izlemeye devam etmek gerekiyor.