Suudi Arabistanlı trans kadın Müge’ye çok zor günler yaşadığı bir dönemdeydi. Kendisi asılen Suudi Arabistanlı bir kadındı fakat cinsiyet kimliği erkek olarak hissettiği için, erkek bedeninde, erkek giyiminde, erkek işareti kullanarak, kendini hep erkek hissetti. Bu durum Müge’nin ailesi tarafından çok zor karşılanıyordu. Müge’nin ailesi, Müge’nin davranışlarından dolayı ona sürekli tepki gösteriyor ve Müge’ye baskı yapıyorlardı.

Müge bu baskılara dayanamaz hale geldi ve ailesini geçerek doktorlara gitmeye başladı. Doktorlarına kendisi hakkında cinsiyet yönelimini açıkladı ve bedeninin bir erkek bedeni olarak hissettiğini belirtti. Doktorlar, Müge’ye bir süreç başlattılar ve tamamlandığında bir erkek bedenine sahip olabilmesi için hormon tedavisi uygulamaları yapılmasını kabul ettiler.

Ancak, Bu süre zarfında Müge için bir sosyal destek yoktu. Ailesi, Müge’nin tedavi sürecine devam etmesine karşıydı ve onu dahil etmiyorlardı. Müge bu durumlarda sadece kendini yalnız hissettiği günler yaşıyordu.

Müge, kendisine acımasızca davranıldığını hissetmeye başladı ve yakın zamanda ailesi tarafından yaptıkları baskının yükü altında kaldı. Çıkmaza giren Müge, bir anda büyük bir karar aldı ve intihar etmeye karar verdi. Ancak, ölümden korktu ve durumu anlayan yakın arkadaşlarına, bir intihar notu yazdığını ve ölümden korktuğunu ifade etti. Yakınları, bu durumu hemen Müge’nin ailesine bildirerek, kendisine yardım etmelerini istediler.

Ailelerine haber verilince Müge’nin ailesi bir süreliğine gerçekten de yardımcı oldular, ancak tedavi sürecine geri döndüğünde Müge’nin ailesi, Müge’nin cinsiyet kararının bir hata olduğunu düşünüyorlardı. Bu nedenle, Müge’nin tedavi sürecini durdurmaları gerektiğini ve Müge’ye artık yardımcı olmayacaklarını açıkça ifade ettiler.

Müge, bu süreçte aslında bir aile desteği, anlayış ve sevgiye ihtiyaç duyuyordu. Kafasında sürekli bir soru vardı: Kendisi bir hata mıydı? Cinsel kimliğinin doğru olduğundan emin olamıyordu. Kendisi Suudi Arabistanlı trans bir kadındı ve korku doluydu. Kendisini kabul etmeleri için, kendi kimliğini kabul etmelerini gerekiyordu.

Bu süreçte, Müge’nin yakın arkadaşları ona her zaman destek oldular ve onu cesaretlendirdiler. Ona, kendisini olduğu gibi kabul etmeleri gerektiğini söylediler ve tedavi sürecine devam etmesinde yardımcı oldular.

Müge, süreç boyunca duyduğu baskı, yalnızlık ve reddedilme gibi hisleri yenmek için çok çalıştı. Kendisine olan inancını kaybetmedi ve bunun yerine, kendisi, hayatı ve yapabileceklerinin farkına vararak, tam olarak severek ve onurlandıran bir hayat talep etti.

Müge’nin hikayesinin ortaya koyduğu en büyük derslerden biri, bir kişinin kimliğini kabul etmesinin kendine, ailesine ve topluma karşı olduğu gerçeğidir. Suudi Arabistanlı trans kadın Müge, kendisinin erkek bedeninde, erkek giyiminde, erkek işaretini kullanarak kendini hep erkek olarak hissetti. Kendisi bu kimliğini kabul ettiğinde, yardıma ihtiyacı vardı.

Müge’nin ailesi ilk başta yanlış kararlar aldı, ancak süreç boyunca ona yardımcı olmaya karar verdiler. Bu, Müge’nin hayatını zora sokan bir durum olarak kabul edildi. Ancak, Müge’yi kendisi olduğu gibi kabul etmek, tüm hayatı boyunca kendisiyle yaşayabileceği bir yaşam sağladı.

Müge’nin hikayesi, kendisinin kabul etmek istediği bir hayatı bulmak için, kendisiyle mücadele edenlerin yaşayabileceği örneklerden biridir. Müge’nin hayatındaki yolculuğu, onun güç, cesaret ve kararlılığı, ona kendisini olduğu gibi kabul etmek, kendisinin varlığını onurlandırmak için gerekenleri yapmaya, sonunda gerçek ve tamamen mutlu bir yaşam sürdürmesine izin verdi.

Müge, sonunda özgürlüğünü buldu ve kendisi olduğu gibi yaşama şansına sahip oldu. Trans cinsel kimliğin çeşitli zorluklarını yaşayan Müge, kendisinin korkularını yendi ve kendisini olduğu gibi kabul etti. Müge, onun gücünden ve kararlılığından öğrenilecek birçok şey var. Kendisi gibi herkesin varlığı onurlandırılmalı ve kabul edilmelidir.